Galata Koprüsü Karagoz Avı

Yine Galata Köprüsü ve yine güzel geçen bir av.. Sevgili arkadaşım Kubilay Sezer ile hafta içi iş çıkışlarında buluşup yenikapı ve galata köprüsünde avlanma fırsatı buluyoruz, Kubilay ın iş yeri bana yakın olduğu için sağ olsun neredeyse her akşam gelip alır beni J Aldığımız duyuma göre Galata Köprüsünde Karagöz yapmaya başlamış. Galata Köprüsünde Eşkina aldığımız bölge de hem karagöz hem eşkina yapıyormuş. Kubilay ile gün içinde konuştuk ve akşam iş çıkışı yine gelip beni alacak Galata Köprüsüne gidecektik. Daha önce Saros Körfezinde Karagöz avı yapmış ve resimleri ile beni baya kıskandırmıştı bu yüzden kendisinden söz almıştım bana bir gün karagöz tutturacakdı. O gün gelmiş ama haberimiz yok nereden bilebilirdim ki ilk karagöz avımı Galata Köprüsünde gerçekleştireceğimi J

İş çıkışı hemen eve gidip çantamı ve oltamı hazırladım, Kubilay ın gelmesi de çok sürmedi ve hemen yola koyulduk. Köprüye vardığımızda bizim devamlı avlandığımız yere geçtik oltalarımızı açıp takımlarımızı bağlayıp boru kurdu ile yemledikten sonra suyla buluşturduk. O ana kadar henüz kimse ne eşkina ne de karagöz alabilmişti, henüz oltalarımızı yeni atmıştık fakat benim kamışın ucu bir anda aşşağıya basınca hızlı bir şekilde tasmalama yaparak boşluk vermeden sarmaya başladım oltanın ucunda ki balık eşkina gibi mücadele vermiyordu ama eşkina gibi aşşağıya basıyordu bunu Kubilay a dönüp söylediğimde ‘karagözdür o başkan, boşluk verme sarmaya devam et’ dedi. Haklıydı su üstüne çıkınca karagöz olduğunu görünce heyecanım iki katına çıkmıştı fakat balık gayet iri ve mücadeleciydi bir an kösteğin kopacağından korkup hızlıca yukarı doğru çektim ve arkama düşürdüm balığı.

Balığı gören herkes yanıma gelip nasıl aldığıma dair sorular soruyor bir yandan fotoğraf çekenler oluyordu. Yaklaşık yarım kilo vardı tartma imkanımız olmadığından göz kararı yarım kilo civarı dedik. Kubilay dan birkaç poz çekmesini istedim ve avımıza devam etmek için oltalarımızı yemlemeye başladık tekrar suya atıp beklemeye başladık. Bu sefer yanımızda biri daha çekti ama benim çektiğimden biraz küçüktü. Sonrasında birkaç vuruş dışında balık alamadık ve yine ilklerimi yaşadığım Galata Köprüsünde ilk karagöz ümü de tutmuştum.

 Muhabbet ortamında güzel bir av gecesi daha geçirmiştik. Arkadaşım Kubilay balık alamamıştı ama bu onun moralini tabi ki bozmamıştı, çünkü biz oraya her seferinde balıktan ziyade muhabbet için stres atmak için gidiyorduk. Kurduğumuz masamızda yanımızda getirdiğimiz yiyeceklerle ve çayımızla sohbetimize devam ettik sonrasında ertesi gün iş olduğu için evin yolunu tuttuk. Herkese Rastgelsin.